CategoriesTürkiye'de Yaşama

Türkiye’de Barınma

Türkiye gerek çoğrafi yapısı gerek geniş ve ferah yapısı ile yaşanılası bir yerdir. Burada barınma ihtiyacı yüksek katlı binalar ve tek katlı müstakil adı verilen evler ile giderilmektedir. Şehir merkezleri genellikle yüksek katlı binalar ile doludur. Buralarda dikey kentleşme mevcuttur. Kırsal kesimlerde ise kat sayısı 2’yi geçmeyen evler bulunmaktadır. Bunlardan ziyade triblex ve dublex tarzı villalar yer almaktadır. Barınma ihtiyacı konusunda Türkiye inşaat sektörü olarak kendini geliştirmek için yoğun uğraşlar vermektedir. Bu nedenle yönetim ve denetimsel olarak bu hususta çeşitli tedbirler alınmaktadır. Devletin barınma ile alakalı birçok yasası bulunmaktadır. Kat mülkiyeti denilen ve apartman sakinlerini ilgilendiren bir yasası bulunmaktadır. Bunun dışında Türkiye’de ki apartmanların çokca olduğu site adı verilen toplu konutları vardır. Buralarda yönetim ve diğer ihtiyaçları karşılayacak çalışanlar vardır. Türkiye’de barınmak isteyen bir yabancı öncelikle tatil beldelerini tercih etmektedir. Çünkü Türkiye’de yazlık satın almak kolay ve oldukça hesaplıdır. Yabancılar biraz rahatlamak doğa ile iç içe olmak ve şehrin gürültü ve kötü havasından uzaklaşmak için Türkiye’de ki deniz kenarı olan tatil beldelerine yerleşmektedir. Türkiye’de yazlık alınabilecek tatil beldelerinden bazıları şunlardır.

Türkiye’de Yaşanabilecek Şehirler

Antalya/Alanya özellikle bu hususta tercih edilmesi gereken yerlerden biridir. Oldukça küçük ve nezih bir ilçedir. Alanya sıcak kanlı insanları sayesinde sizi evinizde hissettiren bir yerdir. Muğla’da Alanya ile benzer özellik gösteren bir yerdir. Özellikle bu iki yerin deniz kenarında bulunması hem tatili hem barınma ihtiyacını aynı anda karşılamanıza olanak tanır.

Türkiye’de Konut Tipleri

Türkiye’de barınma ihtiyacınızı karşılayabileceğiniz evler genellikle 1+1, 2+1, 3+1, 4+1 ve 5+1 tarzı evlerdir. +1 denilen kısım mutfağı temsil etmektedir. Diğer sayılar ise oda sayısını belirtir. Son dönemlerde Amerikan Mutfak diye tabir edilen Mutfağın oturma odasında olduğu ve tezgah ile oturma odasının mutfaktan ayrıldığı daire tipleri rağbet görse de Türkiye’nin bir çok konut tipi mutfağın ayrı olduğu konut tipleridir. Türkiye mimarisi oldukça eski bir mimari yapıya dayanır. Ayrı odalar mutfak tuvalet ve banyo. Türkiye’de bina yapılarının dış cephe tasarımları genel manada şehrin ana dokusunu koruyan tarzda yapılır. Dış cephe tasarımına Türkiye’de çok önem verilir. Bu nedenle bazı firmalar özellikle dış cephe tasarımı yapmak için kurulmuştur. Bunların dışında Türkiye’de mevsimsel koşullara uygun olarak dış cephe ısı yalıtımına da oldukça önem verilir ve hatta ilerleyen zamanlarda bu hususta bir yasa çıkabileceği duyumlarımız arasındadır.

Türkiye’de bireysel olarak ev bulmak oldukça zordur. Bu nedenle ülkenin her ilinde çok miktarda emlak şirketleri bulunmaktadır. Emlak şirketleri o kadar fazladır ki her sokakta en az bir tane vardır. Emlak şirketleri sizler için dilediğiniz tarzda evi bulur ve sizi oraya yerleştirir. Tabi buna karşılık olarak komisyon alır.

Türkiye’de emlak satın almak için iyi bir sebep arıyorsanız, bu ülke size kesinlikle birden fazlasını verecektir. Potansiyel alıcılar, gayrimenkul yatırımı için en iyi seçeneği ve birçok avantajı ile yurt dışında yaşamak için ideal bir yeri seçiyor. Yabancıların Türkiye emlak piyasasının büyümesinde büyük etkisi var. Neden bu kadar çok insan Türkiye’yi seçti? Türk emlak piyasasının yabancıları çekmesinin sebepleri nelerdir?

Türkiye’de satılık emlak fiyatları, diğer Avrupa ülkelerindeki benzer emlaklardan çok daha ucuzdur. Türkiye’deki emlak piyasası, her bütçeye uygun çok çeşitli satılık mülkler sunmaktadır. Yaşam maliyeti (barınma, yiyecek, giyecek, hizmetler) oldukça düşüktür. Uygun bir fiyata mükemmel kalite elde edersiniz.

Sorunsuz Satın Alma Süreci: Son yıllarda Türk hükümeti, tapu senedini imzalamak için mülkü seçtikten sonraki bir hafta içinde tamamlanabilen satın alma sürecini basitleştirdi.

Yüksek Kazanç Getirisi: Türkiye’de emlak ve kiralık emlak fiyatları her yıl artıyor ve gayrimenkul yatırımını bir sermaye yatırımı olarak çok karlı hale getiriyor.

Türkiye’nin Dünya Haritası Üzerindeki Konumu Ve Kolay Erişim: Türkiye, Asya ile Avrupa arasında, kelimenin tam anlamıyla dünyanın ortasında yer almaktadır. Türkiye’nin ulaşım sistemi dünyanın birçok yerinden kolay ulaşımı garanti etmektedir.

Türkiye harika bir iklim, güzel bir doğa, birçok tarihi mekan ve lezzetli yemekler sunmaktadır.

CategoriesTürkiye'de Eğitim

Öğrenci İkamet İzni Başvuru Süreci

Öğrenci ikamet izni başvurusu, yabancı uyruklu bir öğrencinin Türkiye’de eğitim almak amacıyla ikamet etmesi için gerekli olan resmi başvuru sürecidir. Türkiye’de eğitim görmek isteyen yabancı öğrenciler, öğrenci ikamet izni başvurusu yaparak yasal olarak Türkiye’de kalma hakkı elde ederler. Öğrenci ikamet izni başvurusu, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’ne (GİGM) yapılan bir başvurudur. Bu başvuru ile yabancı öğrenci, Türkiye’deki bir üniversite veya eğitim kurumuna kabul edildiğini ve eğitim süresi boyunca Türkiye’de ikamet etmek istediğini belirtir. Başvuru sürecinde öğrencinin gerekli belgeleri tamamlaması ve ilgili başvuru formunu doldurması gerekmektedir. Başvurunun kabul edilmesi ve ikamet izni verilmesi durumunda, öğrenciye bir ikamet izni kartı verilir. Bu kart, yabancı öğrencinin Türkiye’de yasal olarak ikamet etmesine ve eğitimini sürdürmesine olanak tanır.

İkamet Başvuru Süreci

Türkiye’de öğrenci ikamet izni almak isteyen yabancı öğrencilerin izlemeleri gereken başvuru süreci aşağıdaki adımlardan oluşur:

Kabul Mektubu ve Öğrenci Belgesi: Türkiye’deki bir üniversite veya eğitim kurumuna kabul edildiğinizden emin olmanız gerekmektedir. Kabul mektubunuz ve öğrenci belgeniz başvuru sürecindeki önemli belgelerdir.

Online Başvuru: İkamet izni başvurusunu online olarak yapmanız gerekmektedir. Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün (GİGM) resmi web sitesinden veya İkamet İzni Randevu Sistemi üzerinden başvurunuzu yapabilirsiniz. Başvuru formunu dikkatlice doldurmalı ve gerekli belgeleri eklemelisiniz.

Gerekli Belgeler: Öğrenci ikamet izni başvurusu için genellikle aşağıdaki belgeler talep edilir: Pasaportunuzun aslı ve fotokopisi, Kabul mektubu ve öğrenci belgenizin aslı ve fotokopisi, Öğrenim ücretini veya burs belgesini gösteren belgeler, Sağlık sigortası belgesi, Biyometrik fotoğraf, Gerekli ücretleri ödeme kanıtı.

Randevu ve Başvuru Merkezi Ziyareti: Başvurunuzun değerlendirilmesi için randevu almanız gerekmektedir. Randevu tarihinde, başvuru merkezine giderek belgelerinizi teslim etmeniz ve biyometrik verilerinizi vermeniz gerekmektedir.

Başvuru Sonucu: Başvurunuzun sonucu, başvurunuzun incelenmesinin ardından size bildirilecektir. İkamet izni başvurusu genellikle birkaç hafta sürebilir. Başvurunuz olumlu sonuçlandığında, ikamet izni kartınızı alarak Türkiye’de yasal olarak ikamet edebilirsiniz.

Başvuru süreci ve gereklilikler zaman zaman değişebilir, bu nedenle güncel bilgilere Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün resmi web sitesinden veya yerel yetkililerden başvurunuzdan önce ulaşmanız önemlidir.

Öğrenci İkamet İzni Başvuru Sürecinde Dikkat Etmesi Gerekenler

Türkiye’de öğrenci ikamet izni başvurusu yaparken dikkat etmeniz gereken bazı önemli noktalar vardır. İşte bu süreçte dikkate almanız gerekenler:

Başvuru Süresi: İkamet izni başvurusunu mümkün olan en erken zamanda yapmanız önemlidir. Başvurunuzu, ikamet izninin geçerlilik süresi bitmeden önce yapmanız gerekmektedir. Başvuru süresini kaçırmamak için başvuruya uygun olan zamanı araştırarak takip etmeniz önemlidir.

Belgelerin Tam ve Doğru Olması: Başvuru için gereken belgeleri dikkatlice hazırlamalı ve eksiksiz olarak sunmalısınız. Belgelerin orijinal olması veya doğruluklarının onaylanmış kopyaları olması gerekmektedir. Belgelerdeki bilgilerin doğru ve güncel olduğundan emin olmalısınız.

Randevu Almak: Başvuru sürecinde randevu almanız gerekmektedir. İlgili Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün (GİGM) web sitesinden veya İkamet İzni Randevu Sistemi üzerinden randevunuzu almanız önemlidir. Randevu tarihini ve yerini not etmeli ve zamanında başvuru merkezinde hazır bulunmalısınız.

Biyometrik Veriler: Başvuru sırasında biyometrik verilerinizi (parmak izi, fotoğraf vb.) vermeniz gerekmektedir. Bu adım için başvuru merkezine gitmeden önce kendinizi buna hazırlamanız önemlidir.

Başvuru Takibi: Başvurunuzun sonucunu takip etmek için verilen başvuru numarasını ve diğer iletişim bilgilerini kaydetmeniz önemlidir. Başvurunuzun değerlendirilmesi sürecindeki güncellemeleri ve sonucu öğrenmek için GİGM’nin resmi web sitesini düzenli olarak kontrol etmelisiniz.

Yasal Sürelerin Bilinmesi: İkamet izni başvurunuzun sonuçlanma süresini göz önünde bulundurmanız önemlidir. Başvurunuzun sonuçlanması birkaç hafta sürebilir. Bu süre içinde geçici ikamet izni belgesi veya öğrenci belgenizle birlikte mevcut izninizin geçerlilik süresinin bitmemesine dikkat etmelisiniz.

CategoriesTürkiye'de Yaşama

Yabancı İstihdamı Hakkında Bilmeniz Gerekenler

Yabancı istihdamı, bir ülkede yaşamak ve çalışmak isteyen yabancıların istihdam edilmesi anlamına gelir. Yabancı istihdamıyla ilgili bazı önemli bilgiler şunlardır:

Çalışma İzni: Bir yabancının bir ülkede çalışabilmesi için genellikle çalışma izni alması gerekmektedir. Çalışma izni, yabancının o ülkede yasal olarak çalışmasına ve istihdam edilmesine olanak sağlar. Türkiye’de de yabancıların çalışabilmesi için çalışma izni alması gerekmektedir.

İşveren Sorumlulukları: Bir işverenin yabancı bir çalışanı istihdam etmek istemesi durumunda, yasal prosedürleri takip etmesi ve çalışma izni başvurusunu yapması gerekmektedir. İşveren, yabancı çalışanın çalışma iznini düzenli olarak kontrol etmeli ve güncel olmasını sağlamalıdır.

İstihdam Politikaları: Her ülkenin yabancı istihdamıyla ilgili politikaları ve kuralları bulunmaktadır. Bu politikalar, yabancıların istihdam edilebileceği sektörleri, meslekleri ve çalışma koşullarını belirleyebilir. Yabancıların istihdam edilebileceği alanlar ülkelere göre değişebilir.

Nitelikli İş Gücü: Bazı ülkeler, nitelikli yabancı iş gücünü çekmek için özel programlar veya politikalar geliştirebilir. Bu tür programlar aracılığıyla yabancı uzmanlar ve yetenekli işçiler, belirli alanlarda istihdam edilmek üzere ülkeye davet edilebilir.

Uyum ve Entegrasyon: Yabancı işçilerin ülkeye uyum sağlaması ve topluma entegre olması önemlidir. Bu, dil becerilerini geliştirmek, yerel kültürü anlamak ve toplumla etkileşimde bulunmak anlamına gelebilir. Birçok ülke, yabancı işçilere bu süreçte destek sağlamak için entegrasyon programları sunmaktadır.

Göç Politikaları ve Yasalara Uygunluk: Yabancı istihdamıyla ilgili olarak her ülkenin göç politikaları ve yasaları bulunmaktadır. Bu yasalara uygun olarak hareket etmek, yabancı çalışanların yasal statülerini korumak ve olası sorunları önlemek için önemlidir.

Türkiye’de Yabancı İstihdamı Başvuru Süreci

Türkiye’de yabancı istihdamı için başvuru süreci genellikle işverenin talep ettiği çalışma izniyle başlar. İşveren, yabancı bir çalışanı istihdam etmek istediğinde, ilgili işlemleri tamamlamak için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına başvuruda bulunmalıdır. Başvuruda, yabancı çalışanın kimlik bilgileri, nitelikleri, işverenin gerekçesi ve yabancı çalışanın işe alınmasının Türk işgücü piyasasına etkisi gibi bilgiler sağlanmalıdır. Çalışma izni başvurusu için gereken belgeler işverene ve yabancı çalışana ait olabilir. İşveren genellikle şirketin tescil belgeleri, faaliyet izin belgesi, vergi levhası, imza sirküleri gibi belgeleri sunmalıdır. Yabancı çalışan ise pasaport, diploma, mesleki nitelikleri kanıtlayan belgeler gibi kişisel belgeleri sağlamalıdır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, başvuruyu değerlendirdikten sonra, uygun görülmesi durumunda çalışma izni verilebilir. Çalışma izni genellikle bir yıl süreyle verilir ve daha sonra yenilenmesi gerekebilir.  Başvurunun işverenin ve yabancı çalışanın belgelerini eksiksiz ve doğru şekilde sunması, sürecin hızlı ilerlemesine yardımcı olabilir.

Yabancı İstihdamı Hakkında dikkat edilmesi gerekenler

Yabancı istihdamıyla ilgili bir süreçte dikkate almanız gereken bazı önemli faktörler vardır. İşte Türkiye’de yabancı istihdamıyla ilgili dikkat etmeniz gereken bazı hususlar:

Çalışma İzni: Türkiye’de yabancı bir çalışanı istihdam etmek için, işverenin yabancı çalışan için çalışma izni alması gerekmektedir. Çalışma izni olmadan yabancı bir çalışanı istihdam etmek yasa dışıdır ve ciddi cezaları beraberinde getirebilir.

Yasal Düzenlemeler: Türkiye’de yabancı istihdamıyla ilgili yasal düzenlemeler zaman zaman değişebilir. Bu nedenle, güncel yasa ve yönetmeliklere uygun olarak hareket etmek önemlidir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve yerel göçmenlik ofislerinin yayınladığı bilgilere dikkat etmek ve güncel bilgileri takip etmek önemlidir.

İşveren Sorumluluğu: İşveren, yabancı bir çalışanı istihdam etmek için gerekli tüm yasal sorumlulukları üstlenmelidir. Bu sorumluluklar, çalışma izni başvurusu yapmak, işveren bildirimlerini yapmak, sosyal güvenlik primlerini ödemek ve diğer yasal gereklilikleri yerine getirmek gibi konuları içerir.

Nitelik Kontrolü: İşveren, yabancı bir çalışanın niteliklerini ve uygunluğunu dikkatlice değerlendirmelidir. Çalışma izni başvurusunda, yabancı çalışanın işverenin taleplerini karşılayabilecek niteliklere sahip olduğunu kanıtlamak önemlidir.

Dil Yeterliliği: Türkiye’de çalışacak yabancı bir çalışan için Türkçe dil yeterliliği önemlidir. Çalışma izni başvurusunda, yabancı çalışanın Türkçe dil bilgisini kanıtlaması gerekebilir. İşveren de yabancı çalışanın Türkçe dil yeterliliğini göz önünde bulundurmalıdır.

CategoriesTürkiye'de Eğitim

Türkçe Öğrenme

Türkçe, Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi dilidir ve geniş bir coğrafyada konuşulan zengin bir dildir. Türkçe, tarih boyunca birçok farklı medeniyetin etkisiyle şekillenmiştir. Dil, Orta Asya’dan başlayarak günümüzde Türkiye’nin yanı sıra çevre bölgelerde ve diaspora topluluklarında konuşulmaktadır.

Türkçe, Orta Asya’da yaşayan Türk boylarının dilleriyle başlamış ve zamanla bölgedeki diğer dillerin etkisiyle zenginleşmiştir. Özellikle İslam’ın yayılmasıyla birlikte Arapça ve Farsça gibi dillerden kelime ve dil yapılarına önemli ölçüde etkilenmiştir. Ayrıca Osmanlı İmparatorluğu’nun varlığı boyunca Türkçe, Arapça ve Farsça ile birlikte resmi dil olarak kullanılmıştır, bu da dilin gelişiminde etkili olmuştur.

Türkçenin Günümüzdeki Durumu

Bugün Türkçe, birçok farklı lehçe ve ağız arasında çeşitlilik göstermektedir. Türkiye’de İstanbul Türkçesi genellikle standart dil olarak kabul edilir, ancak farklı bölgelerdeki ağızlar arasında bazı farklılıklar bulunmaktadır. Örneğin, Karadeniz bölgesindeki ağızlar, Ege bölgesindekilerden farklı bir ses ve kelime dağarcığına sahiptir. Bu çeşitlilik, Türkçe’nin zenginliğine ve kültürel çeşitliliğe işaret eder.

Türkçe, hem konuşma dilinde hem de yazılı metinlerde kullanılan bir dil olarak önemlidir. Türk edebiyatı, binlerce yıllık bir geçmişe sahip zengin bir kültürel mirasa sahiptir. Yunus Emre, Mevlana Celaleddin Rumi, Nazım Hikmet gibi ünlü şairler ve yazarlar, Türkçeyi en güzel şekilde kullanarak edebiyat dünyasında önemli eserler bırakmışlardır.

Türkçe Öğrenmek Neden Gerekli

Türkçe öğrenmek, Türkiye’de yerleşik olduğunuz süre boyunca size birçok fayda sağlayacaktır. bunlardan bazıları:

  • İyi bir Türkçe, iş bulma şansınızı artırır. Türkçeyi etkili bir şekilde konuşabilen ve yazabilen bir kişi olarak, iş görüşmelerinde ve profesyonel iletişimde daha başarılı olabilirsiniz.
  • Türkiye’deki eğitim sistemine daha kolay adapte olmanızı sağlar. Üniversite veya diğer eğitim kurumlarına başvururken, Türkçe dil becerileriniz size avantaj sağlar.
  • Resmi kurumlarla iletişim kurarken veya kamu hizmetlerinden faydalanırken, dil bariyeriyle karşılaşmazsınız.
  • Türkçe konuşarak yerel insanlarla daha iyi iletişim kurabilir, Türk kültürünü daha iyi anlayabilir ve günlük hayatta daha iyi entegre olabilirsiniz.
  • Türk vatandaşlığı için başvurduğunuzda, Türkçe dil becerilerinizin olumlu bir şekilde değerlendirileceği unutulmamalıdır.

Türkçe Nerelerde Öğrenilebilir

Türkçe öğrenmek için farklı seçenekler mevcuttur. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen Türkçe dil kursları, Halk Eğitim Merkezleri aracılığıyla sunulmaktadır. Bu kurslara başvurarak Türkçe öğrenme sürecine başlayabilirsiniz.

Yunus Emre Enstitüleri, Türkçe öğretiminin yanı sıra Türk kültürünü tanıtmayı amaçlayan merkezlerdir. Dünyanın farklı bölgelerinde 40’tan fazla kültür merkezi bulunmaktadır. Yunus Emre Enstitüsü’ne başvurarak Türkçe öğrenme imkanı bulabilir ve aynı zamanda Türk kültürünü yakından tanıyabilirsiniz.

Türkiye’deki birçok üniversite, yabancılara Türkçe öğretmek amacıyla Türkçe ve Yabancı Dil Uygulama ve Araştırma Merkezleri oluşturmuştur. Bu merkezler aracılığıyla Türkçe kurslarına katılabilir ve dil becerilerinizi geliştirebilirsiniz.

Ayrıca, çeşitli sivil toplum kuruluşları da Türkçe dil kursları düzenlemektedir. Özellikle Kızılay gibi kuruluşların düzenlediği sertifikalı Türkçe dil kurslarına katılabilirsiniz.

Bunların yanı sıra, özel kurslar da Türkçe öğrenmek için tercih edilebilir. Özel dil kursları, bireysel ihtiyaçlarınıza ve öğrenme hızınıza daha fazla odaklanmanızı sağlayabilir.

Türkçe öğrenmek için size en uygun olan seçeneği seçerek dil becerilerinizi geliştirebilirsiniz. Hangi yöntemi tercih ederseniz edin, düzenli çalışma ve pratik yapma süreciyle Türkçe dilini öğrenme yolunda ilerleyebilirsiniz.

CategoriesTürkiye'de Yaşama

Türk Kültürü ve Sosyal Yaşam

Türkiye, tarihi geçmişi, zengin kültürü ve çevresiyle harmanlanmış gelenekleri ile her yıl dünyanın dört bir yanından milyonlarca turisti kendine çekmektedir. Turistlerin yanı sıra birçok insan çalışmak veya yaşamak için Türkiye’ye geliyor. Türk kültürünü tam anlamıyla yaşamak için Türkiye’de uzun yıllar yaşanması gerekmekte ve gerek komşulardan gerekse Türk arkadaşlarınızdan bu kültürün incelikleri hakkında bilgi alınmalıdır.

Kahvaltı kültürü

Kahvaltı dünyadaki tüm ülkelerde hazırlanmaktadır ancak Türk kahvaltısına uygun bir kahvaltı bulmak oldukça zordur. Aslında kahvaltı “kahve” kelimesi ile “önce” kelimesinin birleşimidir.Türk kahvesinin tadı yoğun olduğu için aç karnına bir şeyler yemelisiniz. Bu nedenle “kahvaltı” kelimesi “kahveden önce” anlamına gelir.

Dünyanın çoğu ülkesinde kahvaltı, güne başlamanın rutin bir gereksinimi olarak görülürken, Türkiye’de aile ve dostları bir araya getiren sıcak bir ortamı ifade ettiği söylenir. Öğle yemeği masasında salatalık, domates, salamura zeytin, yumurta, sosis, sosis, çeşitli peynirler ve taze ekmek veya hamur işleri bulunsa da, taze demlenmiş çay olmadan öğle yemeği tamamlanmış sayılmaz.

Çay

Kahvaltı, aile ziyaretleri, iş toplantıları, Kapalıçarşı’da halı müzakereleri veya Türkiye’de vapur geçişleri çaysız düşünülemez. Eski İstanbul veya Türkiye’de küçük bir kasabaya seyahat ediyorsanız, her gün birkaç bardak çay içmeye hazır olun. Çay, Türkleri sabahları uyandıran ve gece geç saatlerde onları bir araya getiren popüler bir içecektir. Çay istenirken “tavşan kanı” renginde alınması istenir ve şekerli veya şekersiz olarak tüketilebilir.

Bir Türk evini ziyaret ederken, ev sahibi bir fincan taze demlenmiş çay ikram eder. Aynı zamanda misafirperverlik ve dostluğun bir işaretidir. Genellikle ince bir fincan kullanılır, bu fincanlar tariflerde ölçü birimi olarak kullanılır. Sokak kafelerinde dolaşırken çay fincanlarındaki küçük çay kaşığı seslerini duyabilirsiniz.

Kahve

Çok ince öğütülmüş Arabica çekirdeklerinden yapılan Türk kahvesi, güçlü tadı, özel hazırlama ve servis yöntemleri sayesinde dünyada adından söz ettirmektedir. Genellikle kahvaltıdan sonra içilen Türk kahvesi, düğün geleneğinde de rol oynar. Eskiden düğün ziyaretinden önce gelin adayının Türk kahvesi yapıp yapmadığı kız eli ile değerlendirilirdi.

Bugün bile kız ziyaretlerinde gelin adayı tarafından Türk kahvesi ikramı devam etmektedir. 16. yüzyıldan itibaren kahvenin yapılıp içildiği kahvehaneler aynı zamanda Osmanlı’nın sözlü kültürünün yaygın olduğu Karagöz, Hacivat gibi gölgelerin gösterildiği mekânlardı. Günümüzde kafeler erkeklerin sosyalleşmek, siyaset konuşmak, çay kahve içmek, tavla ve çeşitli kart oyunları oynamak için buluştuğu yer olarak biliniyor.

Nazar Boncuğu

Türkiye’de geleneksel olarak kullanılan mavi cam nazar boncuğu bulunmaktadır. “Bakmak” anlamına gelir ve kötülüğü uzaklaştırdığına inanılır ve işler kötüye gittiğinde olumsuz sonuçların önlenmesine yardımcı olabilir.

Nazar batıl inancı eski zamanlardan gelir ve dünyadaki çoğu kültürde bulunabilir. Türkiye’nin neresine giderseniz gidin, sahibini negatif enerjiden veya başkalarının kıskanç bakışlarından korumak için bir evde veya bir arabanın dikiz aynasında nazar boncuğu ile tanışın.

Türk hamamı

Geçmişi Roma dönemine kadar uzanan hamamlar, Türk geleneğinde bir arınma ve rahatlama yöntemi olarak insanların sosyalleştiği yerler olarak öne çıkıyor. Türk hamamı buhar değil, sıcak ve soğuk su esaslıdır. Özellikle turist hamamlarında insan vücudu bol sabun köpüğü ile ovulur, ölü deri alınır ve istenirse vücut masajı yapılır.

1584 yılında ünlü mimar Sinan tarafından yaptırılan ve klasik bir hamam olarak kabul edilen Çemberlitaş Hamamı oldukça ünlüdür. Aktör Russell Crowe’un “The Water Diviner” adlı aktör Russell Crowe’un bazı sahneleri burada çekildi.

Döner

Doner kebabı veya daha önceki adıyla döner, dünyanın hemen her yerinde bilinmektedir. Bugün Avrupa’da hemen hemen her yerde bulunabilir. Tabii ki, malzemeler ve soslar yerel alışkanlıklara ve damak zevklerine göre uyarlanmıştır. Çoğu zaman farklı bir adla, örneğin bugün İstanbul’da yaşayan Araplar Şavarma derler. Döner yapımında kullanılan ete ilk etapta kuzu eti denilmiştir.

CategoriesTürkiye'de Yaşama

YİMER

20 Ağustos 2015 tarihinde faaliyete geçen Yabancılar İletişim Merkezi (YİMER) 157, geçtiğimiz yıllar boyunca önemli bir hizmet sağlayıcısı olmuştur. 7 dilde (Türkçe, İngilizce, Almanca, Rusça, Arapça, Farsça ve Peştuca) 7 gün 24 saat kesintisiz hizmet sunan bu merkez, yabancıların birçok konuda bilgi edinebilecekleri bir kaynak haline gelmiştir.

YİMER 157, acil yardım ve ihbar hattıdır. Ayrıca yabancıların vize, ikamet izni, uluslararası koruma, geçici koruma gibi Göç İdaresi Başkanlığı mevzuatı kapsamındaki sorularını da yanıtlar. Bunun yanı sıra merkez, bu şekilde yabancıların hukuki süreçlerini anlamalarına ve haklarını korumalarına yardımcı olmaktadır.

Kuruluşundan bu yana yaklaşık 20.000.000 çağrı alan YİMER 157, yabancılara karşı birçok acil durumda etkin müdahale sağlamıştır. Özellikle kolluk kuvvetleriyle koordineli çalışarak, yaklaşık 15.000 kişinin hayatını kurtarma konusunda önemli bir rol üstlenmiştir. Bu sayı, YİMER’in etkin ve hızlı bir şekilde acil yardım sağlama yeteneğinin bir göstergesidir.

YİMER 2017 Ödülü

2017 yılında, Avrupa Çağrı Merkezleri Yarışması’nda YİMER, En Çok Beğenilen Çok Dilli Çağrı Merkezi Ödülü’nü kazanarak, çok dilli hizmet sunma konusundaki üstün başarısını onurlandırmıştır. Aynı yarışmada, YİMER’in aldığı Jüri Özel Ödülü ise tarihte bir ilk olmuştur, bu da kuruluşun yaratıcılık ve yenilikçilik açısından öncü olduğunu göstermektedir.

YİMER 2020 Ödülü

2020 yılında, Dünya Çağrı Merkezleri Yarışması’nda YİMER, En İyi Acil Servis Hizmetleri kategorisinde EMEA (Avrupa, Orta Doğu ve Asya Bölgesi) birincisi olarak büyük bir başarı elde etmiştir. Bu ödül, YİMER’in acil servisler alanında sağladığı mükemmel hizmeti ve etkileyici performansını göstermektedir. Aynı yarışmada, YİMER ayrıca Dünya genelinde En İyi Acil Servis Hizmeti ödülüne layık görülmüştür, bu da kuruluşun uluslararası düzeydeki üstünlüğünü kanıtlamaktadır.

YİMER 2021 Ödülü

2021 yılında, YİMER bir kez daha Dünya Çağrı Merkezleri Yarışması’nda büyük başarı elde etmiştir. En İyi Acil Servis Hizmetleri kategorisinde EMEA birincisi olarak ödüllendirilmiştir, bu da YİMER’in bölgesel düzeydeki liderliğini sürdürdüğünü göstermektedir. Aynı yarışmada, YİMER bir kez daha Dünya genelinde En İyi Acil Servis Hizmeti ödülünü almıştır, bu da kuruluşun sürekli olarak sektördeki en iyiler arasında yer aldığını kanıtlamaktadır.

YİMER Bilgilendirme Hattı 157

157 numarası, Türkiye’de yaşayan yabancılar için önemli bir iletişim merkezi olan Yabancılar İletişim Merkezi’ne (YİMER) aittir. YİMER, İç İşleri Bakanlığı Göç İdaresi’ne bağlı olarak faaliyet gösteren bir birimdir. Amacı, yabancıların Türkiye’deki yaşamlarını kolaylaştırmak ve onlara destek sağlamaktır.

YİMER’in sunduğu hizmetlerden biri olan 157 numaralı telefon hattı, Türkçe, Arapça, İngilizce, Rusça, Farsça, Peştuca ve Almanca olmak üzere 7 farklı dilde hizmet vermektedir. Bu çeşitlilik, Türkiye’deki yabancıların farklı dil ve kültürel ihtiyaçlarına uygun bir iletişim imkanı sunmayı amaçlamaktadır.

Yabancılar, 157 numaralı telefondan YİMER’e ulaşarak çeşitli konularda bilgi ve yardım taleplerinde bulunabilirler. Örneğin, oturum izni, çalışma izni, vatandaşlık başvuruları, vize süreçleri, kayıt işlemleri gibi göç ve yabancılarla ilgili konularda bilgi alabilirler. Ayrıca, 157 numarası üzerinden acil durumlar, şikayetler, kayıp belge bildirimleri gibi konularda da destek talep edebilirler.

YİMER’in uzman ve deneyimli personeli, yabancılara karşı anlayışlı ve yardımsever bir şekilde hizmet vermektedir. Soruları yanıtlamak, bilgi sağlamak, yönlendirmelerde bulunmak ve gerekli durumlarda diğer kurumlarla iletişime geçmek gibi görevleri yerine getirirler.

CategoriesTürkiye'de Yaşama

Türkiye’de Acil Durumlar

Bölgesel ve global anlamda bir göç hareketliliği yaşanmakta olup bu hareketlilik artarak devam etmektedir. Türkiye vatandaşları ya da çeşitli sebeplerle ülkemizde yaşamaya ve çalışmaya başlayan yabancıların, güvenli ve konforlu bir yaşam standardına sahip olması için çeşitli düzenlemeler yapılmaktadır. Bu düzenlemelerden biri, Türkiye’de acil durumlar karşısında yardım taleplerine cevap vermek üzere geliştirilen faaliyetlerdir. 

Türkiye; başta insan ticareti ve göçmen kaçakçılığı olmak üzere zorla çalıştırma, çalışma ücretlerinin ödenmemesi, fuhuşa zorlama, gayri resmi evlilikler, organ ticareti, dolandırıcılık, hırsızlık ve gasp gibi can ve mal güvenliği konusunda tehdit oluşturan durumlara karşı çeşitli kurum ve kuruluşlarla hizmet vermektedir. Bu kapsamda can ve mal güvenliğini tehdit eden her türlü unsurda bu kurum ve kuruluşlara ait acil çağrı merkezlerini arayabilir ve yardım talebinde bulunabilirsiniz. 

Göçmen Kaçakçılığı

Menfaat ve maddi kazanç karşılığında yabancı uyruklu kişilerin yasa dışı yollarla ülkeye sokulması ya da ülkeden çıkarılması, göçmen kaçakçılığı olarak tanımlanır. İnsan ticareti insana karşı yapılan bir suç olarak ifade edilirken göçmen kaçakçılığı, devlete karşı işlenen bir suç olarak nitelendirilir. Bunun dışında göçmen kaçakçılığının insan ticaretinden farkı mağdurun rızasının olmasıdır. Göçmen kaçakçılığında mağdurların kaçakçılar ile irtibatı, ulaşmak istedikleri hedefe vardıklarında sona erer. Ancak ulaşım sürecinde karşılaşılan insanlık dışı uygulamalar ya da yasa dışı yollarla yapılan geçiş sebebiyle gittikleri ülkede mağduriyet durumu, devam eder. Bu sebeple yurt içinde 157 nolu telefon numarası üzerinden başta göçmen kaçakçılığı olmak üzere çeşitli suç unsurları ve mağduriyet ihbarları yaparak can ve mal güvenliğini riske atacak durumlara karşı destek isteyebilirsiniz. 

İnsan Ticareti 

İnsan ticareti, ‘İnsanlığa Karşı İşlenen Suçlar’ kapsamına girmekte olup modern kölelik olarak tanımlanmaktadır. Kişiyi, kuvvet kullanarak ya da tehdit yoluyla cinsel ve emek sömürüsüne maruz bırakmak olarak karşımıza çıkar. Organize suç grupları tarafından işlenen bu suçlarda suçluların yakalanıp cezalandırılmasının yanı sıra mağdurların tespiti ve korunması da önem arz etmektedir. Bu kapsamda YİMER (Yabancılar İletişim Merkezi), insan ticareti mağdurlarının tespitinde ve kurtarılmasına yönelik operasyonlarda ihbar merkezi olarak 7 gün 24 saat hizmet vermektedir.

Aile İçi Şiddet

Aile içi şiddet, bir aile üyesinin diğer aile üyelerine karşı fiziksel, psikolojik, cinsel ve ekonomik zarar vermesi olarak tanımlanır. Genellikle kadın ve çocukların karşılaşmış oldukları bu suçlara karşı ülkemizde çeşitli önlemler alınmaktadır. ‘Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi’ kanunu bu çalışmalara örnek gösterilebilir. Bu kapsamda şiddet gören mağdur, ilgili birimlere başvurarak korunma, barınma veya hukuki destek talebinde bulunabilir. 

Aile içi şiddette özellikle çocuklar, yardıma en çok muhtaç olan bireyler olup güvenlikleri tehlikede bulunan çocuklar için Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar İl Müdürlükleri, çocukların her türlü gelişimlerini destekleyecek çalışmalar yürütmektedir. Aile içi şiddete bağlı her türlü durumda sorunlar Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüklerine bildirilerek koruma, barınma, fiziksel, ruhsal ve ahlaki gelişim desteği talep edilebilir.

Önemli Telefon Numaraları

Göç İdaresi Genel Müdürlüğü ‘mağdur koruma programı’ kapsamında insan ticareti mağdurlarına destek sunmaktadır. İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne bağlı olarak çalışan YİMER (Yabancılar İletişim Merkezi), ülkemizde yaşayan yabancı uyruklu vatandaşlara destek sunarak her türlü acil durumlara karşı can ve mal güvenliğinde koruma sağlamaktadır. YİMER başta olmak üzere yabancılar ve Türk vatandaşlarının acil durumlarda 7/24 hizmet alabileceği önemli telefon numaraları aşağıdaki gibidir;

  • Yabancılar İletişim Merkez 157
  • Polis, Jandarma, İtfaiye, Sahil Güvenlik ve Orman Yangınları 112
  • Tüketici Şikayetleri Danışma Hattı 175
  • Merkezi Hastane Randevu Sistemi 182
  • Aile, Kadın, Çocuk, Yaşlı ve Engelli Sosyal Destek Hattı 183
  • Su Arıza 185
  • Elektrik Arıza 186 
  • Doğalgaz Arıza 187
  • Cenaze Hizmetleri 188
CategoriesTürkiye'de Eğitim

Türkiye’de Eğitim Sistemi

Türkiye’de eğitim planlaması, eğitim müfredatı gibi konular Milli Eğitim Bakanlığı idaresinde yönetilmektedir. Daha önce 8 yıl olan zorunlu eğitim ise 2012-2013 yılında 4+4+4 sistemi ile kademeli olarak zorunlu 12 yıl eğitime çıkarılmıştır. 

  • İlk 4 yıllık eğitim içerisinde ilkokul 1,2,3 ve 4. sınıf bulunur. 
  • İkinci kademe ise ortaokul 5,6,7 ve 8. sınıf eğitiminden oluşur.
  • Üçüncü kademede lise 9,10,11 ve 12.sınıfları bulunur.

Bu üç kademe haricinde ise okul öncesi eğitim olarak belirlenen 0-6 yaş arası için de ailelerin gönüllülüğü esas alınmıştır. Aileler, çocuklarını isteğe göre gündüz bakımevlerinde eğitime gönderebilir. Burada da yarım veya tam gün eğitim, oyun grupları, bakımevleri veya anaokulu gibi kademeler görülmektedir. 

Okul Öncesi Eğitim

Zorunlu eğitim öncesinde isteğe göre okul öncesi eğitim de erken yaşta başlayabilir. 0-6 yaş grubunu kapsayan bu süreçte Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı çeşitli eğitim merkezleri ile hizmet vermektedir. Kreş veya gündüz bakımevlerinde 0-36 ay arasındaki çocukların bakımı ve eğitimi üstlenilir. Bu eğitimler ücretli olarak verilir. 

Okul öncesinde 36-66 aylık sürecinde ise anaokulları yer alır. Devlet okulları haricinde 36-66 aylık arası anaokulu eğitimleri ücretli iken, 48-66 aylık için devlet okullarında verilen anaokulu eğitimi ücretsizdir. 

İlkokul Eğitimi

Türkiye’de zorunlu eğitimin ilk kademesi olan ilköğretim süresi 4 yıldan oluşur. 6 yaşına gelmiş her çocuk, e-devlet üzerinden merkezi sistem yardımıyla otomatik olarak ilkokula kayıt olur. Devlete bağlı okullar ücretsizdir. Ancak isteğe göre MEB’e bağlı özel okullarda da ilkokul başlangıcı yapılabilir. Bu okullar ise ücretli olarak eğitim vermektedir. 4. sınıf sonunda öğrenciler ortaokul eğitimine geçmeye hak kazanır. İlkokulda müfredat tüm okullarda aynıdır. Sadece özel okullarda yabancı dil gibi eğitimlerin ders saatinde farklılıklar olabilir. 

Ortaokul Eğitimi

Zorunlu eğitimin ikinci kademesi olan ortaokulda 5,6,7,8. sınıflar vardır. Bu süreçte isteğe göre imam hatip okullara da kayıt yaptırılabiliyor. Yabancı dil eğitimi devlet okullarında 4.sınıf ile başlarken, bu süre özel okullarda daha farklı olabilir. Ayrıca kimi özel okullar ortaokul süreci ile birlikte ikinci yabancı dil eğitimi de verebilmektedir. Ders süreleri 40 dakika, teneffüs ise 10 dakikadır. Ayrıca açıköğretim ortaokul eğitimi de sunulur. 

Lise Eğitimi

Zorunlu eğitimin son kademesi olan lise eğitiminde de 9,10,11,12. sınıflar yer alır. İmam hatip lisesi, fen ve sosyal bilimler lisesi gibi farklı alanları vardır. Ayrıca açık öğretim lisesi ve açık öğretim imam hatip lisesi ile eğitim alma imkanı da bulunur. Çalışan veya okula katılım noktasında problem yaşayanlar, açık öğretim lisesinde aynı müfredat üzerinden eğitimlerini alabiliyor. Burada da çevrimiçi ders imkanı sunulmaktadır. 

Üniversite Eğitimi

Türkiye’de zorunlu eğitim içerisinde olmayan üniversite eğitiminde öğrenciler, girmiş oldukları sınavlar sonucunda okullara yerleşir. 2 yıl ve 4 yıl gibi farklı eğitim süreleri vardır. Mesleki yüksekokullar, fakülte, konservatuvar gibi merkezlerde eğitimler verilir. Devlet ve özel üniversiteler olarak tercihleri vardır. Özel okullarda başarı sıralamanıza göre tam veya yarı bursla okumaya hak kazanabilirsiniz. Onun dışında özel okullar yıllık ücret karşılığı hizmet verir. Devlet üniversitelerinde ise ikinci öğretimler de harç uygulaması bulunur. 

Eğitim Sisteminde Temel İlkeler

Türkiye’deki eğitim sistemi her vatandaş için aynı temelleri esas alır. 6 yaş ile 17 yaş arasındaki vatandaşlar için ücretsiz ve zorunlu eğitim vardır. Bu süreç içerisindeki eğitimi engellemek anayasaya göre suç olarak kabul edilir. Genel olarak eğitim sistemi şu ilkeler ile açıklanabilir;

  • Eğitimde eşitlik
  • Bireysel ihtiyaçların karşılanması
  • Bireylerin topluma kazandırılması ve donanımlı bireyler olmaları
  • Vatandaşlık görevlerinin öğrenimi
  • Mesleki eğitimler sağlamak
  • Eğitimde bilimsel yaklaşım
  • Eğitimde seçim özgürlüğü

Hakkımızda

Küresel pazarda çok yönlü bir kuruluş olma vizyonuyla yola çıkan Seven Spikes, iş ağını Türkiye’ye genişletirken, Karayolu Taahhüt ve inşaat inşaatlarının da lideri…

© 2023 – Seven Spikes. All rights reserved. – Design By SEOPix